Fatih Terim döneminin kazanımlarından biri de Selçuk İnan. Yaş ve yılların onu geriye atması itibariyle o eski günlere dönmesi imkansız olsa da güvenilir bir alternatif olma yolunda. Şu aşamada kendisine ihtiyaç var, o da buna iyi yanıt verenlerden. Konyaspor maçıyla da son zamanlarının en iyi performansını gösterdiğini söyleyebiliriz.
Konyaspor maçını ağırlıklı olarak "panik"üzerinden yorumluyorum. Özellikle de Gomis'in kaçırdığı penaltının ardından diyelim. Hiç sakin kalamadık, bu da basit hataları beraberinde getirdi. Feghouli'yi çok beğendim, oyunda olduğu her an akıl koysa da yetmedi. Belhanda'nın yaptığı iyi işler olsa da koptuğu zamanlar da var. Selçuk İnan'ın çizgisi ise hiç aşağı düşmedi. 2. yarıda sorumluluğunun da büyük oranda artmasına rağmen.
2. yarıya girerken büyük risk aldık ve böyle bir hamleye ihtiyaç vardı. Kasımpaşa maçı gibi değil, orada 1-1 bizi panikletti ve iyi giden düzeni bozduk. Burada yapılması gereken sakin kalmak olsa da hücum anlamında bir farklılık lazımdı. Donk'u çıkarıp Belhanda / Selçuk İnan orta saha hattıyla devam etmek savunma noktasında riskli hareket. Belhanda'nın yüzü tamamen hücuma bakıyor, Selçuk İnan ise hücuma destek verdiği gibi Donk'un yapacağı işleri de yapmak durumunda.
Temposunu beğendim mesela, yıllardır eleştiririz. Geriden oyun kurarken zorlandığımız anlar var. Maicon'un hataları vardı mesela, Fatih Hoca da buna değindi. Selçuk İnan en geriden topu alıp oyunu da kurdu, rakip ceza sahasının içine girip ortaya kafa da vurdu. Yay civarında şut denemeleri var, eski günlerde olduğu gibi.
Bu maçta gol atmasını çok istedim. Morali ve çıkışının bir anlamda imzası olacaktı. Zamanla diyelim, rakip ceza sahasının etrafına böyle gitmeye devam ettiği sürece golleri de bulur. Bu adamın şutunu, frikiğini, bitirişini özledik. Yıllardır kendini geri atıyor, oyun anlamında da geriliyor. Kendisi için düşündüğüm yere belli ki evrilmeyecek, bu durumda hücumu zorlasın. Hala en iyi olduğu birçok özelliği var, bunları kullanalım..