Erman Kılıç'ı transfer olduğu dönemde bu kadar konuşmadık. Muğdat Çelik'in transfer olduğu şu günlerde Erman Kılıç'ı da anmak farz oldu. Muğdat Çelik'in transferini istemeyenlerin temel dayanağı bu çünkü. 2. bir Erman Kılıç vakası yaşanacağından bahsediyorlar.
2012 / 2013 sezonu Galatasaray adına çok parlaktı. Fatih Terim'in varlığı, Drogba ve Sneijder gibi transferleriyle ligde şampiyon olmuş, Şampiyonlar Ligi'nde de çok iyi bir dönem geçirmişti. Yeni sezonda da beklenti en azından bu seviyeyi korumaktı. Bu anlamda transfer erken başladı ve Mayıs ayında Chedjou / Erman Kılıç gibi hamleler geldi.
O sezon Aydın Yılmaz'ın sözleşmesi bitmiş ve uzatmak adına da ciddi bir rakam istiyordu. İlk etapta o sözleşme de ona verilmedi. Aydın Yılmaz'ın avantajı altyapı kontenjanını doldurması, özellikle bu açıdan takımda tutulmak isteniyordu. Böyle olunca da bonservisi elinde olan Erman Kılıç'ın transferi gerçekleşti.
30 yaşındaydı Erman Kılıç, ligin tecrübeli isimlerindendi. Sivasspor formasıyla başarılı sezonları vardı ve ligin iyi yerlilerinden biriydi. Galatasaray seviyesinde olup olmadığı tartışılır ama yerli kontenjanını doldurmak adına atılan bu hamleyi de kimse garipsemedi. Joker özelliği de var çünkü, her iki kanat, hatta her iki bekte dahi kullanabileceğiniz bir isim.
Hazırlık kamplarında yer aldı, Süper Kupa maçında Fenerbahçe karşısında oyuna dahi girdi. Buraya kadar işler iyiydi ama iş Şampiyonlar Ligi'ne isim listesi bildirildiğinde Erman Kılıç dahil edilmedi. Aydın Yılmaz'la yeniden anlaşılmıştı ve listede yerini aldı. Durum böyle olunca da Erman Kılıç ayrılmak istedi.
Orada ayıp ettiğimizi hep düşündüm. Hatta kimileri "ahını aldık" dahi dedi. Kadroda kalmalıydı bana göre, Aydın Yılmaz'a göre daha değerli bir alternatif olurdu. Eskişehirspor'a 200 bin avro'ya sattık kendisini, sonrasında orada da fena bir dönem geçirmedi. Muğdat Çelik deyince de Erman Kılıç'ı anmadan geçemedim..