Rakip ölçü olmasa da nihayetinde onlarla oynuyoruz. Yorum da oynanan bu maç üzerinden yapılıyor. Herhangi bir futbolcuyu ya da durumu övdüğümüzde maç üzerinden konuşuyoruz. Genele çıkarımlar da olacak ama Sakaryaspor maçı üzerinden konuşacağız. Bu yüzden de "rakip ölçü değil" söylemini ısrarla yorum kısmına yazmayın. Rakibin ölçü olmadığının herkes farkında olsa da oynanan maçı konuşuyoruz.
Geçtiğimiz günlerde görece kolay iç saha maçları için Fernando / Feghouli / Belhanda orta sahasının düşünülebileceğini yazmıştım. Ne yaratıcı ne de tempolu bir orta saha hamlesi yapamadık ve mevcut içinden alternatif planlar üretmeye çalışıyoruz. Bunun da iyi bir plan olduğunu düşünmekle birlikte düzen biraz daha 4-1-2-3'e geliyor.
Sakaryaspor karşısında forveti sadece Muğdat Çelik üzerinden okumamak lazım. Sinan Gümüş ve Feghouli de orayı çok zorladı. Onyekuru şu aşamada maç eksiği yüzünden tam anlamıyla performans veremese bile potansiyelini yansıttığı anlar var. Bu görüntüde ön alan fazlasıyla enerjik oluyor ve Sakaryaspor karşısında da iyi bir uyum izledik.
İlk yarıda hücum hattımız oldukça seriydi. Muğdat Çelik'in sahte 9 oyununu Valencia karşısında da beğenmiştim. Hücum repertuvarı çok geniş olmasa da hızlı ve mücadeleci bir futbolcu. Onun hareketli oyunu da kanatlarımızı, hatta 4-1-2-3 içinde Feghouli ve Belhanda gibi isimleri rakip ceza sahasına daha da yaklaştırıyor. Çünkü pas opsiyonları oluyor ve top bu hücumcuların arasında daha seri dönüyor.
Gelecek adına hücum planlarından biri de bu olacaktır. Muğdat Çelik'in enerjisiyle maç içerisinde forveti çiftlemek ya da kontra arandığında kullanılabileceğini düşünüyorum. Sinan Gümüş'ün de fizik olarak güçlendiğini, ayaklarının yere daha sağlam bastığını söyleyelim. Sakaryaspor maçının iyi isimlerinden biri de oydu. Feghouli'nin sorumluluk almaktan kaçındığı anlarda ortaya çıkıyor, topla dikine çıkışlarıyla etki etmeye çalışıyor. Bu çabası mutlaka ödüllendirilir.
Feghouli'yi kazanma yollarından biri de göbeğe çekmek. Bunu da yazmıştım ama yorum yapan arkadaşlar tarafından çok sevilmemişti. Geçen sezon ligin 2. yarısının ilk haftalarında Feghouli'yi 10 numara gibi izliyorduk ve bence en istikrarlı görüntüsü de o dönemdeydi. Fizik ve hız anlamda maalesef toparlanabilmiş gibi görünmüyor. Yetenekli ve özel bir futbolcu ki kalması durumunda oyun aklıyla sahada kalması gerekiyor. Belhanda'yla birlikte oynayabileceğini görmek güzel. Özellikle de iç saha adına bu planı sevdim.
2. yarıda ise oyuncu değişiklikleriyle birlikte konuşulacak çok fazla şey yok. Linnes'in yerine Ahmet Çalık sağ beke geçti, Maicon / Donk tandemini tekrar izledik ve rakibin üzerimize ciddi şekilde geldiğini gördük. Bu maçın gidişatıyla da alakalı ama savunma konusunda yeterli alternatifimiz yok. Carole dışında sol bek yok mesela, Mariano'nun sakatlığı uzun görünüyor, stoper alamadık, Serdar Aziz oynayamıyor derken sorun büyük.
Sakaryaspor karşısında Yunus Akgün ve Doğan Can Davas'ın ön plana çıktığını gördük. Özellikle Yunus Akgün'ün star ışığı olduğunu düşünüyorum, her pası ve çalımı çok klas. Kamp geneline bakınca da Yunus Akgün, Doğan Can Davas, İsmail Çipe ve Celil Yüksel diye isimleri sıralarım. 31 Temmuz itibariyle bu isimlerin takımda kalmaya devam edeceğini düşünüyorum ve bir de Ozan Kabak'ı ekleyeceğiz..