Saha içinde kalite ve akıl eşiğimiz düşük. Eksikleri de düşündüğümüzde alternatifimiz yok, hamle şansımız kalmıyor. Tüm bunlar ışığında 90 dakikada oynanan oyuna da bakınca "kazanılan 1 puan" demek gerekiyor. Maalesef maçın yorumu budur. Şu yapıda iyi oyun beklemek zor, Ocak ayına kadar süreci idare etmek durumundayız.
Seviye Şampiyonlar Ligi ve konumu ne olursa olsun rakip Schalke 04. Kaliteli bir takım, kenarda da birçok hamle yapabilme olanağı. Galatasaray'a da iyi çalışmışlar. Maicon / Ozan Kabak hattının ağırlığından yola çıkarak Embolo ve Konoplyanka gibi isimleri ısrarla savunma arkasına sarkıtarak etkili oldular. Burada onların planını bozan isim Ozan Kabak. İlk Şampiyonlar Ligi maçı olmasına rağmen muazzam bir performans.
Muslera ve Ozan Kabak'ı ayırmak gerekiyor. Ozan Kabak asla ağır kalmadı, ikili mücadele kaybettiğini pek görmedim ve karşısındaki rakibine imkan tanımadı. Muslera ise maçı kazandırdı, üzerine konuşabilecek çok bir şey yok. Rakibin bulduğu çok sayıda pozisyon var. Özellikle 2. yarıda oyunu daha da yarı sahamıza yıktılar ve hücum üzerine hamle üzerine hamle yaptılar. Şu görüntüde gol yememek ve 1 puan alabilmek bana sorarsanız kazanım.
Galatasaray tarafında büyük bir yaratıcılık sorunu var. Takımı yönlendirme işi sadece Belhanda'ya bakıyor. O da istikrarsız, ilk yarıda harika bir oyun oynarken ikinci yarıda kayboluyor. Badou Ndiaye dikine çıkışlarıyla etkili olmaya çalışsa da fazlasını veremedi. Hücumda zaten Eren Derdiyok sayesinde ne kalabiliyorsun, ne de hareketliliğin var.
İyi oyun zordu. Ancak kontra hücumlarda etkili olurdun, şu yapıda topun sende kalmasının bir anlamı yok. Porto karşısında iyi bir planımız vardı ve kontra oyununda etkili olduk. Hızlı oyunda Garry Rodrigues ve Sinan Gümüş gibi isimlere bakarsın. Sinan Gümüş tarafı çok etkisizdi, Garry Rodrigues ise hücumda Gomis'i arıyor. Gomis'e ne kadar duvar olamıyor desek bile en azından Garry ile ikiye birleri vardı. Garry bu sayede birçok gol attı. O oyunu Eren Derdiyok'la oynamaya çalıştığında top rakip kalecide kalıyor.
2. yarıda Belhanda da devre dışında kalınca hücumda hiçbir şansımız kalmadı. Geriden iyi oyun kuramıyoruz, hücumda topu tutabilecek kimse yok ve kenara baktığınızda hamle imkanı da kalmamış. Sinan Gümüş / Selçuk İnan değişikliğiyle biraz daha topa sahip olmayı denedik. Muğdat Çelik ile ön alana enerji getirdik ama yeri geldi ona dahi 60 metre uzun top denedik. Kalite eşiği de çok düşük, bu yüzden eleştiri yapamıyorum.
Çok fazla top kaybı yaşıyoruz. Emre Akbaba ve Feghouli gibi isimlerin yokluğu, forvetsizlik derken takım da koş koş oyununda çok yıpranıyor. İlk yarıda biraz olsun direndik, 2. yarıda ise 1 puana duacıyız diyoruz. Ozan Kabak bugün adına büyük kazanım. Bu alternatifsizlik içinde diğer gençleri de görmek gerekebilir. Biraz Donk'u da ayırıyorum aslında, fena iş çıkarmadı. İlk yarıda geriden oyun kuramıyorken onunla stoperi üçledik. Maçın genelinde de rakibin hızlı ayaklarına karşı elinden geleni yapmıştır.