Geçtiğimiz sezonun en önemli sorunlarından biri "yedek kulübesiydi". Kenardan getirilecek, oyunu çevirme noktasında hamle yapılabilecek çok fazla olanak yoktu. Yeni sezona da başlarken yedek kulübesini de güçlendirmek en önemli hedeflerden biriydi.
Bu sezon ise gerek gerçekleşmeyen transferler, gerek sakatlıklar ve cezalar derken geçen sezonun da gerisindeyiz. Bazı maçlarda altyapıdan isimleri kullanmak zorunda kalıyoruz ki onlar dahi 21 kişilik kadroyu tamamlamaya yetmeyebiliyor. Malatyaspor deplasmanı bunun en büyük örneğiydi.
Oysa bu sezon, Ağustos ayında oynanan maçlarda durum böyle değildi. Göztepe maçı en büyük örneğidir mesela. Serdar Aziz ve Garry Rodrigues gibi isimlerin yokluğuna, hatta Badou Ndiaye ve Ömer Bayram transferlerinin henüz gerçekleşmemesine rağmen son dönemlerin en iyi yedek kulübesi varmış.
Muslera
Mariano Maicon Çalık Nagatomo
Fernando Donk Belhanda
Sinan Derdiyok Onyekuru
İsmail Çipe, Linnes, Ozan Kabak, Selçuk İnan, Emre Akbaba, Celil Yüksel, Feghouli, Gomis, Yunus Akgün, Muğdat Çelik.
19 Ağustos 2018 tarihli, 1-0 kazandığımız Göztepe maçının kadrosu bu şekilde. Gomis, Emre Akbaba ve Selçuk İnan gibi isimleri de kenardan getirmişiz. Gomis'in 2. 45 dakikadaki istekli oyunu aklımda. Emre Akbaba da ayağının tozuyla iyi etki yapmış ve maçı takıma getiren isimlerden biri olmuştu. Mesela Feghouli'yi düşünmemişiz bile.
Bugün ise kulübeyi geçtim, 11 için bile oynatacak isim bulmakta zorlanıyoruz. Gomis'in ayrılığı ve yerine forvet alamamak, sık sakatlıklar ve son cezalar derken yaşadığımız handikaplar büyük. Oysa bazı pozisyonlarda geniş bir kadromuzun olduğuna inanıyorum. Bek, orta saha ve kanat rotasyonu iyi durumdaydı.