Şu ana kadar yaşanan süreç, eksikler, sorunlar ya da başka herhangi bir şey. Tüm olumsuzlukları bir kenara bırakmak ve önümüze bakmak zorundayız. Ne mutlu ki Galatasaraylıyım dediğim günlerden biri daha. Taraftar bu noktada gerekeni yapmıştır, top futbolcular ve teknik ekipte.
Sahaya 11 kişi çıkacağız. Eksiklerin farkında olmakla birlikte, eksikleri konuşmanın hayrı yok. Sahaya çıkması muhtemel isimler üzerine yorumlar yapacağız. Şu süreçteki en formsuz ismi bile maç önü eleştiremem. Tüm olumsuzlukları bir kenara bırakıyorum ve maç anında sıfırdan başlıyoruz.
Başakşehir'in kendi sahasında kaybetmesinin ardından zirve karıştı. Bu da Beşiktaş deplasmanında kaybetmemeyi dahi önemli bir noktaya getirdi. Keşke kazansak, tüm isteğim ve inancım bu yönde ama kazanamazsan kaybetme dediğimiz noktadayız.
Ligin ilk yarısına kadar mümkün olan en az kaybı yapmamız gerekiyor. İlk sınav da Beşiktaş karşısında. Onların da eksikleri ve sorunları var ama son 2-3 haftaya bakınca Galatasaray'a göre daha formdalar. Tabii bu form grafiği de herhangi bir kayba bakıyor, dağılmaya oldukça müsaitler.
Bunu başarabileceğimize inanıyorum. Elimizde imkanlar kısıtlı olsa da istediğimizi alma noktasında formül bulunabilir. Aslında iş taktik ya da teknik gibi konulardan öte sahada vereceğimiz mücadeleye bakıyor. Geçmiş haftalarda kaybettiğimiz bu. Beşiktaş karşısında yeniden kazanmalı.
40 bin kişinin yaktığı bu ateşle de o mücadeleyi tekrar kazanabileceğimize inanıyorum. Sahada olan her isim giydiği formanın farkına varacak ve elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışacak. Klişe ama sahaya 11 Galatasaray formalı futbolcu çıkacak. Şu an bu söz anlam kazandı.
Fatih Hoca'nın sürpriz dokunuşları da olabilir, bunu yarın sahada göreceğiz. Mariano sağ önde ya da orta sahada oynayabilir, 3'lü savunma devam edebilir, Yunus Akgün 11 bağlayabilir ya da Celil Yüksel gibi bir sürpriz izleyebiliriz. 3'lü savunmaya dönüş farklı bir dokunuştu. Şu an sıra sahaya çıkacak futbolcu bazında.