Fatih Hoca'nın yokluğunda Ümit Davala ve Levent Şahin sırayla takımı yönetiyorlar. Keçiörengücü karşısında sıra Ümit Davala'nındı ve Rizespor maçında olduğu gibi kendisinden neden olmayacağını tekrar kanıtladı. Böyle bir sıra niye var onu da anlamış değilim.
Ümit Davala ve Hasan Şaş, Fatih Hoca Galatasaray'ın başına geçtikçe görev alan isimler. Onun dışında bu yönde görev almıyorlar. Hatta Ümit Davala'yı sadece salon turnuvalarında izliyoruz, farklı iş kolları da var. Bu noktada da hangi yeterlilikle takımı yönetiyor sorgulamak lazım.
Levent Şahin ise bu işe kafa yoran, okulunu okuyan, her geçen dönem kendini geliştiren, antrenörlük seminerlerinde ders veren bir isim. Milli Takım'da da Fatih Hoca'nın yanındaydı. O arada Adanaspor'da da teknik direktörlük tecrübesi oldu ve donanımını Ümit Davala ya da Hasan Şaş'la kıyaslamam bile.
Her şey Galatasaray'da futbol oynamış olmak mı? Bu konuda geçtiğimiz günlerde de yazdım ama herhangi bir değişiklik olmaması beni üzüyor. Bu ekip daha öncesinde başarılı oldu, geldiklerinde de mutluydum ama bugün itibariyle olmuyor, hele ki Fatih Hoca'nın yokluğunda tamamen dağıldılar.
Keçiörengücü karşısında Fatih Hoca'nın oyun içine bir dahli olduğunu düşünmüyorum. Tercihler tamamen Ümit Hoca'ya aittir. Atalay Babacan'ı oyundan alması, Selçuk İnan / Muğdat Çelik ısrarı, 1-1 sonrası tamamen kontrolü kaybetmesi ve o an 3 forvetin sahada olması. Konuşulacak çok detay var.
Daha da kötüsü maç sonu açıklamaları. Böyle bir maçın ardından "skor avantajını korumayı bildik" gibi bir cümlenin açıklaması olamaz. Genç futbolcu kazanmıyoruz, onu bir kenara bırakalım. Atalay Babacan'ı en iyi olduğu anda kenara almanın, yukarıda saydığım bazı isimlerde ısrar etmenin bir tarifi yok.