6 Nisan 2008, her anlamıyla muhteşem bir hikaye. Feldkamp'ın istifası sonrası Cevat Güler'le yola devam ettiğimiz dönem. Cevat Güler'in mutlaka çok önemli katkıları olsa da gerçek anlamda bir teknik direktörümüz yoktu. Hatta o dönemin başkanı Adnan Polat'ın anlattıklarını hatırlarsınız. O takım bu maçla birlikte 6'da 6 yapacağı şampiyonluk yoluna girmişti. 6 maçın içinde de Fenerbahçe ve şampiyonluğa oynayan Sivasspor deplasmanı vardı. O gün 88. dakikada Lincoln sahneye çıktı ve 1-0 kazandık. Berbat bir zemin vardı ve çamur içinde oynadık.
Bugün de benzer bir görüntü var. Fenerbahçe deplasmanında 0-0 berabere kaldıktan sonra olaya son 8 maç gözüyle bakmaya başladım. Trabzonspor maçı ilk halkaydı ve kazandık. Şimdi de Gençlerbirliği maçı diğer halka ve bu böyle devam edecek. Her maçın kendi içinde bir zorluğu olacak ve kalan 7 maçı da kazanmak zorundayız.
Avantajımız ise hedef maçları kendi sahamızda oynamamız. Başakşehir ve Beşiktaş maçlarının favorisi olduğumuzu düşünüyorum. Fikstür zorlu görünse de kazanılmayacak maçlar değil. İnsanların korkusu deplasman tarafında, bu anlamda Gençlerbirliği maçından çekince var. Ters takım çünkü, şartlar ne olursa olsun her dönem zorluk çıkardılar. Ayrıca küme düşme potasının tam ortalarında bulunuyorlar ve galibiyetten başka şansları yok. Ellerindeki tüm imkanları kullanacaklarını düşünüyorum, onlar adına da hedef bir maç.
Herhangi bir sakatın ya da cezalının olmaması avantajlı nokta. Fernando da tam anlamıyla hazır ki kalan 7 maçın bir anlamda en büyük sigortası. Fernando'yla takımın sertliği ve güveni bambaşka bir noktada. Tüm takımın performansını etkiliyor, öyle kritik bir öneme sahip. Selçuk İnan'ın yükselen grafiğini ve biraz daha hücuma yatkın yeni oyununu konuşuyoruz. Bunu da Donk'la yapıyor ve Donk'un da görüntüsü iyi. Fernando'yla Selçuk İnan çok daha iyisini yapar, arkası daha sağlam. Donk da bu durumda iyi bir alternatif konumuna gelir, özellikle oyunu tutma noktasında.
Bir artı da Mariano ve Feghouli. Mariano'nun düşen grafiğini eleştirsem de kalitesinin altını daima çizdim. Trabzonspor maçındaki görüntüsü çok iyiydi. Mariano özellikle hücum anlamında çok büyük bir artı. Geriden bir kişiyle daha oyun kurmak anlamına geliyor ve Feghouli'yle birlikte sağ tarafta oyun aklı farklı bir seviyeye geliyor. Feghouli'nin de Trabzonspor maçındaki görüntüsü çok iyiydi. Benim adıma kalan 7 haftanın diğer bir güvencesi de bu.
Garry Rodrigues'in etkisi düşüyor, beni düşündüren nokta bu. Ümit Özat'ın taktik denemeleri çok oluyor ve 3'lü savunmaları kullanan bir teknik adam. Bu maçı da hedef görüyor ve kazanmak için çabalayacak. Katı bir oyun olmayacak, her iki tarafın bulacağı bolca açık alan bekliyorum. Bu da Garry Rodrigues için artı olabilir ve ondan da bir geri dönüş bekliyorum. Gol atmasını bekliyorum.
Muslera
Mariano Maicon Serdar Nagatomo
Fernando Selçuk Belhanda
Feghouli Gomis Garry
Herkesin beklediği 11 bu ve sürpriz olmayacaktır. Son viraja girdik, puan kaybetme lüksü yok. Rakiplere baktığımızda da en inanan takım biziz. Fatih Terim'in etkisi bir yana, Galatasaray'ın yarış içinde olduğundaki sinerjisi bir yana. Son haftalara yarış içinde girdiğimizde daha zor şartlarda da ipi göğüslemeyi bildik. Finallerin takımıyız, bu da final yolundaki en kritik virajlardan biri. Kimseyi hafife almamak gerekiyor ama Galatasaray kendinden ödün vermediği sürece doğal favori..