Belhanda'yı sev ya da sevme. Ya da maç içinde beğen ya da beğenme diyeyim. Gençlerbirliği maçında çok kötü olduğunu ben de biliyorum ama alternatifi yok işte. Belhanda'nın arkası boş, kulübede herhangi bir yaratıcı oyuncumuz yok. Selçuk İnan / Donk değişikliği de aynı şekilde, işi sadece doldur boşalta dönmek bu. Sahada herhangi bir yaratıcı oyuncun kalmadığında Maicon gidip tek başına sağdan bindirmeye çalışıyor işte.
Sivasspor, Kasımpaşa ve Gençlerbirliği deplasmanlarına 0 puan yazdık. Bu 3 maçın da ortak noktası Belhanda desem ne dersiniz. Sivasspor maçında Belhanda oyuna girdikten sonra etki sahibiydik, Kasımpaşa maçında yoktu, Gençlerbirliği karşısında kötüydü ama iyi / kötü yaratabilecek tek ismin. Zaten 2 pozisyonun var, biri Gomis'e yaptığı asist. Kötü bir oyun oynadı, asla iyi oynadığını iddia etmiyorum ama Belhanda'dan başka çaren yok.
Gençlerbirliği kadrosunu gördüğümde risk aldıklarını düşünüyordum. "Galatasaray'ı savunarak durduramayız, biz de hücum oynayalım" gibi düşünmüştüm. Aksine kusursuz bir savunma planı izledik, bir an bile disiplinini bozmayan. Topa sahip olmuşsun, amansız pas yapıyorsun gibi kavramlar bu maç için hikaye. Rakip ceza sahasının çevresinde paslaştık durduk, kimse rakip ceza sahasını zorlamadı. Hücum Gomis üzerine demem bu yüzden, o pas bağlantısı kesildiğinde herhangi bir hücum etkisinden bahsedemezsin.
İlk yarı Belhanda ve Feghouli üzerine yıkıldı ama çok kötüydüler. Merkezden gidemedik, bekler hücumu zorlamak için çok çıksalar da onlar da etkisizdi.Ümit Özat'ın savunma planı kusursuz işledi, hatta hücum etkisi de Galatasaray'ın üzerindeydi. Son ana kadar sabrettiler, dağılmadılar, kaptıkları toplarla hızlı kontra silahını hep cepte tutarak kazandılar. Onlar adına hak edilmiş bir galibiyet, hatta taktik mücadelesi.
2. yarıda ise Garry Rodrigues'i sağa atıp sola Feghouli'yi çekmek kötü bir hamle değildi. En azından biraz daha kanatları dengeledik diye düşünüyordum. Hata zinciri Eren Derdiyok girdikten sonra. Rakip ceza sahasının içine bir ismi daha atmak ve orada etkili olmaya çalışmak doğru bir düşünce ama çıkan oyuncun Belhanda olursa nasıl organize olacaksın. Sinan Gümüş / Garry Rodrigues hamlesi de pozitif bir şey sağlamadı, Sinan Gümüş'ü sola koydun çünkü. Selçuk İnan / Donk değişikliği de işi tamamen doldur boşalta, yani paniğe döndürdü.
Kanat etkin yok, zaten topu iyi ortalayamıyorsun. Mariano / Nagatomo felaket, Feghouli kötü, Sinan Gümüş ise ortada yok. Maicon alıyor o zaman sorumluluğu, sağ bek gibi sık sık bindirip içeri top ortaladı. Bunda sorun yok da bek oyuncusu gibi 2 kişinin arasına girip bindirmeye çalışmasını anladım. Galatasaray'ın bugün gol yememesi Serdar Aziz'in sayesindeydi, bir an olsun kontra imkanı vermedi. Maicon'un üzerine geldikleri her an ise pozisyona dönüştü, ağır ve hamlesiz kalıyor.
Böylesine disiplinli ve iyi işleyen savunma taktiğine karşı istekli olmak zorundasın. İç sahada müthiş bir isyan var, arzumu tanımlayamıyorum bile. Deplasmanda ise görüntü istisnasız kötü, hele ki bu maçta hiç istek göremedim. Maçın ilk anından bu yana bir kabullenmişlik vardı sanki. Zorladığımıza inanmıyorum, o arzuyu bir an göstermedik. Favori olarak çıktığın bir maç, şampiyonluğun en büyük adayısın ve Fatih Terim'in takımı bu. Şu görüntüyü kabullenemiyorum.