Geçtiğimiz sezon kaybedilen deplasmanların ortak noktalarından biri "orta saha çıkarıp oyuna forvet almaktı". Tüm planı, programı bir kenara bırakıyorduk ve orta sahayı tamamen boşaltarak oyuna forvet sokuyorduk. Kenardan getirebileceğimiz iyi bir forvetimiz olmadığı için de fark yaratamadık. Bu sezon Akhisarspor deplasmanında alınan mağlubiyette de bu var.
Antalyaspor karşısında ise kağıt üzerinde oyuna alabileceğimiz forvet dahi yok. Fatih Hoca'nın gol aradığı anlarda forvet konusunda aldığı riskler meşhurdur ama biz alternatif üretemiyoruz. Şans bulan isimler de yeterli düzeyde değil, kenarda ise kimse yok. Haliyle de bu bambaşka bir meydan okuma oluyor. Fatih Hoca'nın işi her geçen dönem daha da zorlaşsa da zirveyi elden bırakmıyor.
Belhanda / Maicon, Onyekuru / Donk değişiklikleri büyük bir riskti. Ayrıca her zaman işlemeyecek bir plan ama hoca bu tarz riskleri almayı seviyor. Bu sefer orta sahayı boşaltmadı, normalde oyundan çıkan isim Fernando olabilirdi. 10 numara ve kenar oyuncusunu oyundan aldı, forvetini kenara attı ve 4-4-2 gibi görünen bir düzende iki uzun ismini forvet gibi kullandı.
Orta rekoru kırıldı çünkü bu maçta. Forvette Sinan Gümüş oynarken de kenarlardan ısrarla orta denedik. İlk yarıda işleyen bir hücum yoktu, topu ısrarla kenara taşıdık ve açık oyuncularının etkisiz hali beklere ısrarla orta açtırdı. İsabet sağlamak zor, çünkü ceza sahası içinde doğru pozisyonu alacak bir hücumcumuz yok. Kağıt üzerinde buna uygun hücumcularımız yok.
2. yarıda ise daha hızlı top çevirip, Belhanda'ya da sorumluluğu verince organizasyona daha yakın hücumlar izledik. Bu sefer de takıldığımız isim Boffin'di ama doğru bir hücum planıydı. Belhanda'nın çıkmasını anlamadım mesela, ön alandaki hareketliliği sağlayan isimdi. Fatih Hoca o andan itibaren tamamen kanat ortalarını düşündü ve Maicon'u kullanmak istedi.
Bu da tutmayınca Onyekuru / Donk değişikliğiyle rakip ceza sahasında daha etkin bir Galatasaray ortaya çıkarmak istedi. O andan itibaren kanat ortalarına dönmek dışında çareniz yok, biz de bunu zorladık. Donk'un golü tesadüf değil, hocanın tam olarak istediği buydu. Tutmayabilirdi, riskli bir hareketti ama tuttu. Haliyle de galibiyet Fatih Hoca'ya yazacak.
Ocak ayına kadar da idare edeceğiz. Kısır döngüye girebileceğimiz bazı anlarda hocanın bu tercihi bir plan olacak. Her zaman çalışmaz, belki riskli hareket ama mevcut içinde de atılabilecek çok fazla adım yok. Donk'un hava hakimiyeti Eren Derdiyok'dan iyi, böyle düşünün. Bu forvetsiz ortamda hoca bambaşka şeyler ortaya çıkarmaya devam ediyor..